Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kuş gribi testleri pozitif çıkanların kontrol altında olduğunu, hastalık ileri bir noktada olmadığı için şu anda herhangi bir tehlikenin söz konusu olmadığını belirterek, ''Durum kontrol altındadır. İlaç ve aşı noktasında herhangi bir sıkıntımız şu anda yoktur'' dedi.
Erdoğan, Japonya Başbakanı Juniçiro Koizumi ile düzenlediği ortak
basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Kuş gribi konusunda hükümete eleştiriler yöneltildiğini söyleyen
bir gazetecinin, konuyla ilgili ek önlemleri sorması üzerine Erdoğan,
Japonya ile bu konuyla ilgili geleceğe yönelik ortak çalışma yapmayı
planladıklarını ifade etti.

Erdoğan, Türkiye'de kuş gribiyle ilgili atılan, atılacak adımlar
konusunda, Sağlık Bakanlığı ile Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın işin
duyulmasından itibaren hemen harekete geçtiğini, her iki bakanlığın
kendi alanlarıyla ilgili yapılması gerekenleri koordinasyonla
yürüttüklerini anlattı. Bölgeye, Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker'in anında gittiğini belirten Erdoğan, Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın da Dünya Sağlık Örgütü üyeleriyle birlikte bölgede incelemelerde bulunduğunu anımsattı.

-''İSTİLA SARDIĞI İZLENİMİ...''-

Konuyla ilgili odalarla, bilimadamlarıyla müşterek çalışmalar
içine girildiğini ve adımların buna göre atıldığını kaydeden Erdoğan,
''Maalesef, panik havası adeta Türkiye'yi böyle bir istilanın sardığı
izlenimi vermektedir'' dedi.
Bu süreç içinde, kesinleşmiş vakalardan aynı aileden 3 çocuğun
hayatını kaybettiğini anımsatan Erdoğan, bunun dışında bu varsayımla
hastanelere gelenlerin büyük çoğunluğunun kuş gribi olmadığının
anlaşıldığını ve bu kişilerin evlerine gönderildiklerini bildirdi.
Erdoğan, ''Testleri pozitif çıkanlar kontrol altındadır. İleri bir
noktada olmadığı için de şu anda herhangi bir tehlike söz konusu
değildir'' dedi.

Konuyla ilgili şu ana kadar gerek bilimadamları, gerek medya,
gerekse Sağlık ile Tarım ve Köyişleri bakanlarının hassasiyetlerinin
aynen devam ettiğini söyleyen Erdoğan, özellikle kümes hayvancılığı
noktasında, bakanlık yetkililerinin açıklamaları bulunduğunu,
valiliklerin bu işi çok daha sıkı bir takibe aldıklarını kaydetti.
Erdoğan, ''Durum kontrol altındadır. Arkadaşlarımız şu ana kadarki
aynı hassasiyetle bundan sonra da konuyu takip edeceklerdir. İlaç ve
aşı noktasında herhangi bir sıkıntımız şu anda yoktur'' diye konuştu.

-IRAK-

Japon bir gazetecinin, ''Türkiye'nin Irak konusunda Japonya'dan
beklentisi nedir?'' sorusu üzerine de Erdoğan, bu konuda ilk adımın
Birleşmiş Milletler'in özellikle Irak'taki hakimiyetinin, yol
göstericiliğinin daha da artması olduğunu belirtti.
İkinci adımın, Irak'ta demokratikleşme sürecinin artması konusunda
yapılan çalışmalar olduğunu belirten Erdoğan, ayrıca Irak'taki tüm
etnik unsurların oluşturduğu bir Parlamento'nun teşekkül etmesi için
çalışmalar yapılmasının önemine işaret etti.
Erdoğan, ''Irak'ın geleceğine yönelik herhangi bir parçalanmaya
zemin oluşturacak adımlardan kaçınılmasını teminen, etnik unsurların
veya mezheplerin birbirleri üzerinde herhangi bir egemenlik
sağlamasına fırsat verilmemelidir'' diye konuştu.
Konuyla ilgili sonuncu adımın, Irak'taki yatırımlarla ilgili
olduğunu ifade eden Erdoğan, kendileriyle mutabakat sağlamak suretiyle
özellikle hastaneler noktasında müşterek bazı yatırımlar
yapılabileceğini, Irak'ın geleceğine yönelik müşterek bazı adamları da
atabileceklerini bildirdi.

-ŞARON'UN SAĞLIK DURUMU-

Başbakan Erdoğan, İsrail Başbakanı Ariel Şaron'un sağlık
sorunlarına işaret edilerek, İsrail'de nasıl bir siyasi ortamın
oluşacağına ilişkin soru üzerine ise şu yanıtı verdi:
''Öncelikle İsrail'deki Şaron'un tedavi edildiği hastanenin
yetkilileri, sağlığına dönmesi halinde bile siyaset yapamayacağı
istikametinde açıklamalar yapıyorlar. Bu açıklamalar üzerine bizim bir
karar vermemiz, bir siyasi olarak, siyasi ahlak, siyasi etik açısından
doğru olmaz. Dolayısıyla bunu ancak oradaki o süreç belirleyecektir.
Kurulu bir partisi vardır ve bu partinin başkan vekili vardır, Şimon
Peres vardır. Onlar da partilerini şu anda bu seçime hazırlama gayreti
içindedir.
Şu anda yaklaşık 2 aylık süre vardır. Buradan nasıl bir şart
oluşabileceğine dair herhangi bir açıklama yapmayı şahsen ben doğru
bulmuyorum. Siyasi etik olarak doğru değil. Partisi vardır. Siyasi
hareketler eğer kişilerle ayakta kalıyorsa o hareketler zaten çok
zayıftır. Ama eğer siyasi hareketler ilkeleriyle ayakta kalıyorsa bu
hareket çok çok güçlüdür. Bunu böyle değerlendirmek durumundayız.''
Başbakan Erdoğan, Japonya'nın İsrail-Filistin konusunda başlattığı
bir çalışma olduğunu anımsatarak, Koizumi ile yaptıkları görüşmede, bu
konuda Türkiye'nin üzerine düşen bir görev varsa bunu yapmaya hazır
olduklarını aktardığını söyledi. Başbakan Erdoğan, İsrail, Filistin ve
Türkiye'nin oluşturduğu Ankara Platformu'na da dikkat çekerek, İsrail
İmalatçılar Birliği, Filistin Ticaret Odası ve TOBB'nin ortaklaşa
yürüttüğü Filistin-Erez Organize Sanayi Bölgesi çalışmasını anımsattı.
Bu konudaki protokolün bir süre önce imzalandığını belirten Erdoğan,
projeyle 5 bin Filistinliye iş imkanı sağlanacağını söyledi. Başbakan
Erdoğan, ''Temenni ediyoruz ki bu adımlar İsrail ile Filistin
arasındaki barışla ilgili yol haritasına birer altyapı oluşturur''
dedi.